Bir çok insan tarafından yeni bir düşünce sistemi olarak algılanan Pozitif Düşünce aslında geçmişten bu yana bir çok felsefenin, düşünce sisteminin ve öğretinin içinde yer alıyor. Hatta çok farkında olmasak da dinlerin ve inanç sistemlerin de içinde bulunmakta. Hz. İsa'dan Buda'ya, Hz Muhammed'den Mevlana'ya kadar, peygamber, filozof ve üstadlar, insanlara Pozitif Düşünmenin ne kadar önemli olduğunu ve hayatımızda nasıl mucizevi değişiklikler yaratabileceğini anlatmışlar. Temel olarak bu düşünce sistemini ''İyi düşün, iyi olsun'' şeklinde özetleyebiliriz.
Günümüzde de bu kavrama aşina hale geldik. Ancak çok kolay anlaşılan bu sistemi uygulamakta ne yazık ki sorun yaşıyoruz. Bir çok insan bana ''Evet, bunu hep düşünüyorum, iyi olması için kendime telkin ediyorum, söylüyorum ama yine başıma aynı olaylar geliyor!'' diyor. Pozitif düşünmenin işe yaramadığını dile getiriyorlar.
Böyle düşünmekte haklısınız. Ama öncelikle bu sistemin işe yaramasını istiyorsanız şunu bilmeniz lazım:
Bilinç ve Bilinçaltı!
Pozitif düşünceyi Bilincimizle harekete geçiriyoruz. Yani düşünüyor ve telkin ediyoruz. Ancak her şeye karar veren Bilinçaltımız. Yapmak ya da değiştirmek, pozitif düşünmek istediğimiz şey hakkında geçmişte yaşadığımız negatif deneyimler varsa Bilinçaltınız bunu kabul edip olmasını istediğiniz şeyden çok farklı bir senaryoyu yani geçmişteki senaryoyu size hatırlatıyor. Sonunda elde ettiğiniz sonuç Bilinçaltınızda yatan senaryo oluyor.
Örneğin; iş görüşmesine gidiyorsunuz ve görüşmenin çok başarılı geçeceğini söylüyorsunuz. Son derece pozitifsiniz. (Bilinç düzeyinde) Ancak geçmişte iş görüşmelerinizle ilgili kötü tecrübeleriniz varsa -işe kabul edilmemek gibi- Biliçaltı size hep bunu hatırlatıyor. Yani Bilinç düzeyinde Pozitif Düşünmek işe yaramıyor. Korkuyorsunuz! ''Ya işe kabul edilmezsem'' diye düşünüyorsunuz. Sürekli kendinizi sabote edermiş gibi hissedebiliyorsunuz!
Bu basit bir örnek ancak Bilinçaltı hayatımızın her alanında baş rolü oynuyor. Tüm kararları o veriyor. Geçmişte, ilişkilerinizde sıkıntı yaşadıysanız, terk edildiyseniz, yeni bir ilişkiye başladığınızda ''Hayır, bu sefer iyi olacak, eskisi gibi terk edilmeyeceğim!'' demeniz tek başına işe yaramıyor.
Peki ne yapmak yapmak gerekiyor?
Tüm hayatımız, deneyimlerimiz, inançlarımız ve düşünce sistemimiz Bilinçaltında yatıyor. Bilinçaltımızda, geçmişte yatan tüm negatif deneyimlere ulaşmak ve bunları NÖTRlemek gerekir. Yani Bilinçaltı Temizliği yapmamız gerekiyor!
Unutmayın, şu an yaşadığımız hayat tamamen geçmiş deneyimlerimizin sonucu. Gelecekte daha iyi, mutlu ve başarılı olmak istiyorsak Bilinçaltımızı keşfetmeli ve temizlemeliyiz.
Cumhur Çetin
Profesyonel Yaşam Koçu
daha fazlası için : destek
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder