31 Aralık 2014 Çarşamba

29 Aralık 2014 Pazartesi

Vazgeçmemiz gereken şeyler


1) Haklı olma ihtiyacından vazgeçin.
2) Her şeyi kontrol etme ihtiyacından vazgeçin.
3) Başkalarını suçlamaktan vazgeçin.
4) Kendinizi suçlamaktan vazgeçin.
5) Değişime direnmekten vazgeçin.
6) Etiketlerden vazgeçin.
7) Mazeretlerinizden vazgeçin.
8) Korkularınızdan vazgeçin.
9) Şikayet etmekten vazgeçin.
10) Bağımlılıklarınızdan vazgeçin.
11) Mükemmelliyetçilikten vazgeçin.
12) Başkalarının beklentilerine göre yaşamaktan vazgeçin.

Bunları yapmaktan vazgeçtiğimizde, hayatımızın nasıl olacağını bir düşünün derim Dostlar. Eminim, kendimizi çok daha iyi ve mutlu hissederdik.

Kibir


Empati


28 Aralık 2014 Pazar

Haftanın Filmi

Bu haftaki film önerim; 3 idiots

3 idiots 2009 yapımı bir bollywood-hint filmi. Filmin sahnelerinin yer aldığı bir çok video, sosyal paylaşım sitelerinde paylaşılıyor. Bu filmi daha da popüler bir hale getirdi. Ancak 3 idiots gerçekten de hakkındaki övgüleri hak eden bir yapım. 

Aamir Khan'ın başrolde olduğu filmin diğer oyucuları ise Kareena Kapoor, Sharman Joshi, Madhavan, Boman Irani

Filmin süresi 170 dk. ancak bu kadar uzun olmasına rağmen hiç sıkmıyor, çünkü konu, kurgu ve sahneler çok güzel. Film akıyor.

Filmin konusuna gelince : Rancho, Rastogi ve Farhan Hindistan'ın en iyi mühendislik okuluna kabul edilirler ve burada çok iyi dost olurlar. Ancak zaman ilerledikçe Hint eğitim sistemindeki çarpıklıklar üzerinden aslında hayatlarının nasıl kendi kararları dışında şekillendirildiğini görürler. Rancho bu konuda daha bilgilidir ve diğer 2 dostuna ve çevresine yardımcı olmaya başlar. Rancho, aslında hiç bir kaba sığmayan, düzeni sorgulayan, değiştirmeyi arzulayan ve kendi doğrularını yaşayan sıradışı bir karakterdir. Güzel ve ğlenceli başlayan hikaye hiç beklenmedik sürprizlerle çok farklı yerlere gider. Film içerisinde zaten siz de bunları görecek ve ne olacağı konusunda heyecanlanacaksınız. Film bu sayede temposunu hiç yitirmiyor.

Tipik Bollywood filmlerinde olduğu gibi müzikal sahnelerde var ve son derece güzel. Özellikle doğum sahnesi çok iyiydi.

3 idiots, her sahnede aslında hayat ile ilgili büyük mesajlar veriyor. Bu açıdan bir gençlik filmi ya da eğitim sistemi eleştirisi olmaktan daha öteye geçiyor.

Filmi izledikçe Hintlilerle benzeşen bir çok yönümüz olduğunu görüp şaşıracaksınız. Çocuklarımızın meslek seçimlerinde aileler olarak ne kadar acımasız olduğumuzu, at yarışı misali dizayn edilen eğitim sistemimizi, sorgulamadan denilen her şeyi yapmayı, şekil ve etiketlere ne kadar önem verdiğimizi ve hayatın gerçekten ne olduğu konusunda yanlış fikirlere sahip olduğumuzu göreceksiniz.

Yani sizi harika bir film bekliyor. Ailecek izleyebilir ve üstünde uzun uzun konuşabilirsiniz. Aklınızda kalacak filmlerden birisi olacağına inanıyorum. 

Filmin tanıtım yazısında şöyle deniliyor: 

Ünlü oyuncu Aamir Khan’ın en iyi filmlerinden birisi. Hindistan’ın en iyi mühendislik okuluna başlayan öğrencilerin hayatını anlatıyor özet olarak. Sistemin daima yarış üzerine kurulu olduğu, herkesin en iyi olmaya çabaladığı bir okulda sistemi değiştirmeye çalışan bir öğrenci ve onun en yakın 2 arkadaşı. Başlarından geçenler, hayattan aslında ne istedikleri. Çok fazla lafa gerek yok 170 dakikada size her türlü duyguyu yaşatabilen olağanüstü bir yapıt. 

Buradan izleyebilirsiniz : 3 idiots
Fragman için : 3 idiots trailer
Filmden güzel bir sahne : 3 idiots makina nedir?

İyi -Bilinçli- Seyirler ;)

Bu haftanın filmi için : Haftanın Filmi

23 Aralık 2014 Salı

NLP ile ne yapabilirsiniz?

NLP VE DİL
Sesinizin tonunu ve yüksekliğini değiştirerek ve bilinçli ve bilinç dışı zihninize yeni destekleyici cümleler yerleştirerek iç diyaloğunuzu nasıl ayarlayacağınızı Nlp ile öğreneceksiniz. Dilin bütün davranışlarınızı nasıl programladığını ve bunun da sizin dünya deneyiminizi nasıl etkilediğini anlayacaksınız. Bu sayede daha fazla kişisel güç ve özgürlüğe sahip olacaksınız.

NLP İLE DUYGULAR
NLP öğrenerek duygularınızın kontrolünü nasıl elinize alacağınızı bileceksiniz, zihninizde ve bedeninizde, kaynakları nasıl oluşturacağınızı öğreneceksiniz ve eski olumsuz geçmişte kalan duygularınıza sonsuza dek güle güle diyeceksiniz.

NLP İLE GELECEĞİNİZİ YARATMAK
İster üniversite öğrencisi olun, ister işadamı, anne, baba ya da ister meraklı bir insan. Geleceğinizi nasıl programlayacağınızı öğrenmenin son derece faydalı olduğu konusunda hemfikir olacaksınız.

NLP İLE MODELLEME
Kimlerin yetenek ve becerilerini seviyor, kimlerin yetenek ve becerilerine hayranlık ve saygı duyuyorsunuz? İş adamları, şarkıcılar, sporcular, hızlı dil öğrenenler... Her kim olursa olsun NLP'nin modelleme süreciyle bu insanların yeteneklerini nöroloji düzeyinde modelleyebilir ve kendi sonuçlarınızı geliştirmek için nörolojinizi yeniden programlayabilirsiniz. Nlp ile MODELLEME başarılı bir gelecek için elinizde olan pasaportunuzdur.

İLETİŞİM NLP
NLP bugün dünyadaki en güçlü iletişim modeli. Programın sonunda diğer insanlarla iletişim kurmak alfabeyi bilmek kadar kolay olacak. Aileniz, arkadaşınız ve iş hayatınızdaki insanlarla tatminkâr ilişkiler kurma yeteneğiniz önemli ölçüde artacaktır.

NLP VE BİLİNÇDIŞI ZİHİN
Dünyadaki bütün eski kültürler ve geçmişte yaşamış olan ileri medeniyetler bilinç dışı zihnin gücüne nasıl erişeceklerini biliyorlardı. Sizler de hipnoz ve dil telkinleri sanatı aracılığıyla bu eski sırları öğreneceksiniz. Bunun yanında kendi dünyanızda şimdi nasıl hipnotize olmuş olduğunuzu öğreneceksiniz. İç dünyanızın kontrolünü elinize alabilirsiniz. Bilinçdışı zihin sizin hazinenizdir.

NLP İLE ENERJİ VE EVRENSEL KANUNLAR
Duygusal, fiziksel ve ruhsal olarak yüksek düzeylerde gelişmek istiyorsanız evrenin metafiziksel kanunlarını anlamak ve kozmik enerjileri kullanmayı öğrenmek gereklidir. NLP tüm bunları anlamanıza ve kullanmanıza yardımcı olacak.

bilgi ve destek için : destek

22 Aralık 2014 Pazartesi

Haftanın karikatürü :)


2015 de yapmanız gereken 40 şey

SAĞLIK

1. Çok su için.
2. Kahvaltıyı kral, öğle yemeğini prens ve akşam yemeğini de dilenci gibi yiyin.
3. Ağaçlarda ve bitkilerde yetişen yiyecekleri daha çok ve fabrikalarda üretilen yiyecekleri daha az yiyin.
4. 3 E ile yaşayın -- Energy, Enthusiasm, and Empathy (enerji, heyecan ve duygu paylaşımı).
5. Meditasyon, yoga ve dua yapacak zaman yaratın.
6. Daha çok oyun oynayın.
7. 2014'de okuduğunuzdan daha fazla kitap okuyun.
8. Her gün en az 10 dakika sessiz olarak oturun.
9. 7 saat uyuyun.
10. Her gün 10 - 30 dakika yürüyüş yapın. Ve yürürken gülümseyin.


KİŞİLİK

11. Hayatınızı başkalarınki ile karşılaştırmayın. Onların yaşam yolculuğunun nasıl olduğuna dair hiçbir fikriniz yok.
12. Kontrol edemeyeceğiniz olumsuz düşüncelere veya şeylere sahip olmayın. Bunun yerine enerjinizi olumlu şekilde şu an için harcayın.
13. Kendinizi fazla abartmayın; sınırlarınızı bilin.
14. Kendinizi çok da ciddiye almayın; kimse yapmıyor.
15. Kıymetli enerjini gevezelikle, dedikoduyla boşa harcama.
16. Uyanık iken daha fazla hayal kurun.
17. Kıskançlık, çekememezlik zamanın boşa harcanmasıdır. İhtiyacınız olan her şeye zaten sahipsiniz.
18. Geçmiş meseleleri unutun. Partnerinizin geçmiş hatalarını hatırlatmayın. Bu durum mevcut mutluluğunuzu bozar.
19. Hayat, birisine kin duyarak zamanı boşa harcamak için çok kısadır. Kimseden nefret etmeyin.
20. Geçmişinizle barış yapın ki, şimdiki zamanı bozmasın.
21. Senden başka hiç kimse senin mutluluğundan sorumlu değildir.
22. Hayatın bir okul olduğunu ve öğrenmek için burada olduğumuzu unutmayın. Problemler, cebir dersi gibi gelip giden, ancak aldığımız derslerin bir ömür boyu devam ettiği eğitim programının bir parçasıdır.
23. Daha fazla gülümseyin ve gülün.
24. Her tartışmayı kazanmak durumunda değilsiniz. Aynı fikirde olmamak için anlaşın.

SOSYAL YAŞANTI

25. Ailenizi sık arayın.
26. Her gün diğerlerine iyi bir şey verin.
27. Herkesi her şey için affedin.
28. 70 yaşından büyük ve 6 yaşından küçük kimselerle vakit geçirin.
29. Her gün en az 3 kişiye gülümseyin ve tanımadığınız en az 1 kişiye "GÜNAYDIN" deyin.
30. Başkalarının senin hakkında ne düşündüğü seni ilgilendirmez.
31. Hasta olduğun zaman işin sana bakmamalı. Arkadaşların bakmalı.
Onlarla temasta olun.

HAYAT

32. Doğru şeyi yapın!
33. Faydalı, güzel veya neşe dolu olmayan her şeyden uzak durun.
34. Tanrı her şeyi iyileştirir.
35. Bir durum iyi veya kötü olsun, nasılsa değişecektir.
36. Nasıl hissettiğinizin önemi yok, haydi kalkın, giyinin ve ortaya çıkın.
37. En iyisine henüz sıra gelmedi.
38. Sabah canlı olarak uyandığınız zaman, bunun için tanrıya şükredin.
39. Maneviyatınız daima mutludur. Öyleyse mutlu olun.

SONUNCU ANCAK ÖNEMLİ


40. Lütfen bu dilekleri önemli saydığınız herkese iletin.

yeni yıl, yeni bir başlangıç, yeni hayatının ilk yılı. Her ne olmuş olursa olsun; derin bir nefes al ve tekrar başla. Mutlu yıllar ;)

18 Aralık 2014 Perşembe

Haftanın Filmi

Bu haftaki film önerim; Dingin Savaşçı

Dan Millman'ın aynı adlı romanından-yaşam öyküsünden uyarlanan 2006 tarihli film. Millman'ı Scott Mechlowicz canladırırken, rehberi rolünde Nick Nolte'yi görüyoruz. Nolte, harika bir oyunculuk çıkarmış. 

Konuya gelince; Millman, formunun zirvesinde genç bir jimnastikçidir. Güzel bir hayatı vardır ve her şey yolunda gitmektedir. Ta ki geçirdiği trafik kazasına kadar. Kazada sakat kalır. Artık koltuk değneklerine mahkumdur. Doktorlar bir daha spor yapamayacağını söylerler. Ama karşısına gizemli bir adam çıkar: Socrates. Socrates, onun tekrar yolunu bulmasında rehberlik edecektir. 

Çoğu kişinin anlamadan izlediği bu film, içinde farkındalık, anda kalma, ruhsal dönüşüm, yaşam yolculuğu, mutluluk, mücadele, motivasyon, dibe vurma, ego, mistisizm, bilgelik, rehberlik, dostluk ve sevgi gibi bir çok öğeyi barındırıyor. Bu sebeple izlerken bilinçli bir şekilde ve her sahneyi mümkünse 2 defa izlemenizi öneriyorum. 

Kitabını da okumanızı öneririm.












Filmin tanıtım yazısında şöyle deniliyor: 

Dingin Savaşçı, dünya jimnastik şampiyonu  Dan Millman'ın yaşam öyküsü. Socrates adını verdiği bilge bir yaşam savaşçısının rehberliği ve Joy adındaki gizem ve coşku dolu doğası ismine yansımış bir kadının dayanılmaz çekiciliğinin etkisiyle yazar yaşamı yeniden öğreniyor. Dan, mutlu ve doyumlu bir yaşam sürdürmek için bir savaşçı gibi yaşamayı da öğrenmek zorunda. Bedensel ve ruhsal boyutlarda, sevgiyle korkunun, ışıkla karanlığın dansında, kahkahayla gizemin büyülü dünyasında sınavlar vererek öğrendiği de işte bu.


Buradan izleyebilirsiniz : Dingin Savaşçı izle
Fragman için : Dingin Savaşçı fragman
Filmden güzel bir sahne : Dingin Savaşçı Ego sahnesi

İyi -Bilinçli- Seyirler ;)

Güncel Haftanın Film önerisi için : Haftanın Filmi

14 Aralık 2014 Pazar

Yaşam bir Aynadır!

Bir adam ve oğlu ormanda yürüyüş yapıyorlarmış. Birden oğlan takılıp düşüyor ve canı yanıp “Ahhhhh” diye bağırıyor. İleride bir dağın tepesinden “Ahhhhh” diye bir ses duyuyor ve şaşırıyor. Merak ediyor ve “SEN KİMSİN?” diye bağırıyor. Aldığı cevap “sen kimsin?” oluyor. Aldığı cevaba kızıp “sen bir korkaksın” diye tekrar bağırıyor. Dağdan gelen ses “sen bir korkaksın” diye cevap veriyor. Çocuk babasına dönüp “baba ne oluyor böyle?” Diye soruyor, “oğlum” diyor adam, “dinle ve öğren!” Ve dağa dönüp “sana hayranım” diye bağırıyor.


Gelen cevap “sana hayranım!” Oluyor. Baba tekrar bağırıyor, “sen muhteşemsin!” Gelen cevap ; “sen muhteşemsin!” Oğlan çok şaşırıyor, ama halen ne olduğunu anlayamıyor. Babası açıklamasını yapıyor, “insanlar buna “yankı” derler, ama aslında bu “yaşam”dır.” “Yaşam daima sana senin verdiklerini geri verir. ‘’ Yaşam yaptığımız davranışların aynasıdır.

Daha fazla sevgi istediğin zaman daha çok sev! Daha fazla şefkat istediğinde, daha şefkatli ol! Saygı istiyorsan insanlara daha çok saygı duy. İnsanların sabırlı olmasını istiyorsan sen de daha sabırlı olmayı öğren. Bu kural yaşamımızın bir parçasıdır, her kesiti için geçerlidir.”

13 Aralık 2014 Cumartesi

Haftanın Karikatürü :)


Dengeli ilişkiler yaşamanız dileğiyle :)

12 Aralık 2014 Cuma

EFT nedir? Ne işe yarar?

EFT (Emotional Freedom Techniques - Duygusal Özgürlük Tekniği) nedir?

EFT, geleneksel Çin tıbbındaki akupunktur yöntemlerine dayanan bir enerji çalışmasıdır. Kişi, parmak uçlarıyla vücudundaki bazı akupunktur noktalarını tıklar. Buradaki temel prensip herhangi bir olumsuzluktan dolayı vücutta tıkanıklığa uğrayan enerji akımlarının tıklama yoluyla normal hallerine geri dönmeleridir. Böylelikle enerji akımı tıkanıklığına neden olan problem ortadan kalkar ve yerine olumlu düşünce veya davranış modelleri yerleşir.

EFT bir enerji psikolojisi tekniğidir. Diğer bir ifade ile duygusal özgürleşme tekniğidir. Enerji meridyenlerini uyarma açısından akupunktur ve akupres ile olumlamalar açısından da NLP’nin ortak bir sentezidir diyebiliriz.

EFT nin uygulama alanları çok geniştir:

Fobilerden kurtulmak (örümcek korkusu, yükseklik korkusu, toplum önünde konuşma korkusu vb)

Bağımlılıklardan özgürleşmek (sigara, alkol bağımlılığı), fiziksel ağrılardan kurtulmak için(sırt, bel ağrıları vb)

Geçiş acılardan özgürleşmek (tacize maruz kalma, travmalar vb) için kullanılabilir.

Olumsuz Duygular (Değersizlik, stres, öfke, korku, endişe, acı, üzüntü, suçluluk, güvensizlik, korku, nefret, kıskançlık, fobi, panik atak, depresyon)

Olumsuz İnançlar (“Şanssızım,Talihsizim, Yalnızlığa mahkumum, Beceriksizim, Sevilmeye layık değilim, Para geldiği gibi gider, Babana bile güvenmeyeceksin, Bütün erkekler aldatır, Bütün aksilikler beni bulur)

Bedensel Sorunlar (Allerjiler, sırt ve bel ağrıları, fibromiyalji, kabızlık, cinsel sorunlar, şişmanlık, sedef hastalığı, karın ve mide ağrıları, iştahsızlık)

Hedef Belirleme (İşyerinde, ilişkilerde, kazanç düzeyinde, projelerde, toplumda yer belirlemede, hayat amacını bulmada)

Performans Artırma (Sınav, iş, spor, sanat alanlarında, kolay odaklanma, hafıza geliştirme, yaratıcılık, disiplin geliştirme, verim artırma)

Ruhsal Gelişim (Dinginlik, dengeli ilişkiler, sevecenlik, affetmek, sevgi ve hoşgörü geliştirme)

EFT, tedavi süreci içinde kişiye psikolojik acı vermiyor ve uzun seanslar gerektirmiyor. İlaç ve iğne tedavisi içermiyor. EFT’nin işe yaraması için, kişinin buna inanması da gerekmiyor. Hiç bir yan etkisi olmadığı için, her durumda kullanılabilir. Doğru uygulandığında başarı oranı çok yüksektir. (%85-97) Hızlı bir tedavi yöntemidir. Bu sebeple terapistler, doktorlar, akupunktur ve refleksoloji uzmanları ve yaşam koçları tarafından hasta ve danışanlara rahatça uygulanmaktadır. Ayrıca kişi, bir defa bu tekniği öğrendikten sonra kendi kendine de uygulayabilmektedir.

EFT, uygulama bakımından kolay gibi gözükse de, sorunun tespiti, buna uygun verilecek telkinler gibi hassasiyet gerektiren durumları içermektedir. Bu sebeple EFT, bu konuda sertifikaya sahip uzman kişiler* tarafından yapılmalıdır. Hizmet aldığınız kişilerden bu konuda yeterliliğini gösterir belgeleri lütfen sorunuz.


*C.Çetin'in resmi EFT Practitioner sertifikası bulunmaktadır.

2 Aralık 2014 Salı

NLP nedir? Ne işe yarar?

NLP (Neuro Linguistic Programming) nedir?

Neuro : Yaşamdaki deneyimlerimizin beş duyumuz aracılığı ile algılanması ve işlenmesi.
Linguistic : Sözlü - sözsüz iletişim ve davranışlarımız aracılığı ile düşüncelerimizi yansıtma tarzımız.
Programming : zihnimizin iç programlarını kullanarak düşüncelerimizi ve iletişimimizi belirlediğimiz ve arzuladığımız hedeflere ulaşacak şekilde düzenlemek.
NLP insanın duygularını, düşüncelerini, davranışlarını, kendi isteğine göre kontrol etmesini sağlayan psikolojik bir bilim dalıdır.

Mükemmel performans ile ortalama performans arasındaki farkı yaratan fark nedir?
NLP, 1970’li yılların başında matematikçi Richard Bandler ve dilbilimci John Grinder’ın belirli becerilere sahip olan insanlar ile bu becerilerde mükemmelleşmiş insanlar arasındaki farklılıkları ortaya koyma çalışmalarıyla Kaliforniya’da doğmuştur. Bandler ve Grinder, mükemmel performansa sahip insanları modellemiş ve bu performansa diğer insanların da ulaşabilmeleri için gerekli teknikleri oluşturmuşlardır. NLP, modelleme yapmak için öznel deneyimlerimizi nasıl yapılandırdığımızı, değerlerimiz ve inançlarımızın neler olduğunu ve duygularımızı nasıl yarattığımızı araştırır. Deneyimlerimizin sonucunda iç dünyamızı nasıl yapılandırdığımızı ve ona nasıl anlam yüklediğimizi inceler.

Hiçbir olay kendi içerisinde bir anlam taşımaz, ona anlamı biz veririz ve farklı insanlar aynı olaya farklı anlamlar yükleyebilirler. NLP, içimizdeki deneyimi araştırır. NLP en iyi iletişimcileri incelemiş ve insan iletişimindeki sistemsel yapıyı kurmuştur. Mükemmel insanları modelleme yolu ile pratik araç ve metotlar geliştirmiştir. Bu araçlar iş dünyasında, işe alma, eğitim, satış, müzakere ve yönetimde; iş dünyası dışında ise eğitim, hukuk ve spor alanlarında kullanılmaktadır. Bununla birlikte NLP sadece teknik ve araçlardan ibaret değildir. NLP, merak, keşif ve eğlence çerçevesi üzerine kurulu bir düşünme biçimidir. Değişmek, yaşamımızın akışını değiştirmek cesaret isteyen bir iştir, şu ana kadar yaptıklarımızdan vazgeçerek yeni ufuklara yelken açmak ancak gözü pek insanların işidir. Eğer gerçekten değişmek istiyorsak ben olmaktan vazgeçip başka birisi olmaya hazır olmalıyız, eğer buna hazır değilsek hemen NLP ile ilgilenmeyi bırakmalıyız. Bu güne kadar yaptığımız şeyleri yaparsak aynı sonuçları alırız, farklı sonuçlar almak istiyorsak farklı şeyler yapmalıyız, bu da şu an olduğumuzdan farklı birisi olmamızı gerektiriyor.

NLP ne işe yarar, NLP ile neyi başaracaksınız?

Eğitimci iseniz, bilinçaltına yönelerek daha hızlı ve etkin eğitebileceksiniz.
Danışman iseniz, uzmanlığınızı pekiştireceksiniz ve daha çok tercih edileceksiniz.
NLP’ yi meslek edinmek istiyorsanız, uluslararası geçerli sertifikalı bir profesyonel olacaksınız.
Satış-müzakere yapıyorsanız, alıcının alış stratejilerine göre satış yapabileceksiniz; ikna ve pazarlık gücünüz gelişecek.
Yönetici iseniz, ekibinizin herhangi bir direnç ile karşılaşmayan lideri olacaksınız.
Kişisel performansınızı, istediğiniz anda istediğiniz düzeye çıkarabileceksiniz. Show yapıyorsanız, sahne becerilerinizi en rafine düzeyde kullanabileceksiniz; sunumunuzu profesyonelce dizayn edebileceksiniz; dinleyicilerinizi bilinçaltı düzeyde etkileyebileceksiniz.
Ebeveyn iseniz, uyumlu, kalıcı ilişkiler kurabileceksiniz.
İletişim sektöründenseniz, vücut dilinizi, sesinizin tonunu, en yüksek kapasitede kullanabileceksiniz ve çok kısa sürede istediği sonucu alabilen bir iletişim uzmanı olacaksınız.
Hedef belirlemek: Tüm duygu, düşünce ve davranışlarınızı harekete geçirecek hedeflerinizi belirleyebilirsiniz
Duyguları yönetmek: İş yaşamınızdaki olumlu duygularınızı artırmak ve olumsuz duygularınızdan kurtulmanızı sağlayarak performansınızı artırır.
Kişisel motivasyonu sağlamak: Kendinizi en iyi şekilde motive etmeyi öğrenecek ve bu da başarınızı artıracak.
Davranış ve alışkanlıkları yönetmek: Hedeflerinize götürmeyen davranış ve alışkanlıklarınızı değiştirmek ve yerine hedefe götürecek olanları oluşturarak size sağlayacak.

Haftanın karikatürü :)


Başarılı İnsan ve Başarısız İnsan arasındaki temel farklar

Başarısız İnsanlar

Kusur ararlar.
Her şeyi bir görev olarak görürler.
Başarılar için övgü ve ödül beklerler.
Her gün TV izlerler.
Değişime karşı dirençlidirler.
Tecrübeyle değil, içgüdüleriyle hareket ederler.
Dedikodu yaparlar.
Bilgi ve veri depolarlar.
Öfkelerini dışa vururlar.
Kin tutarlar.
Başarısızlıkları için başkalarını suçlarlar.(Kurban Bilinci)
Her şeyi bildiklerini düşünürler.
İş odaklı çalışırlar.
İçten içe başkalarının başarısızlığını isterler.
Ne olmak istediklerini bilmezler.
Hedef ve amaçları yoktur.

Başarılı İnsanlar ise;

İltifat ederler.
Minnet duyguları gelişmiştir.
Başarılı olanları kıskanmazlar ve övgüde bulunurlar.
Her gün mutlaka okurlar.
Fikirler hakkında konuşurlar.
Bilgiyi paylaşırlar.
Eğlencelidirler.
Değişime ayak uydururlar.
Günlük yapılacak işler listesi tutarlar, not alırlar.
Affedicilerdir.
Başarısızlıklar için sorumluluk alırlar.
Olmak istediklerinin listesini tutarlar.
Amaçları ve hedefleri vardır.
Sürekli öğrenmeye açıktırlar.

Siz de bu davranış özelliklerine bakarak kendinizle ilgili bir özeleştiri yapabilir ve neden başarılı ya da başarısız olduğunuzu anlayabilirsiniz. Yapmanız gereken şey negatif davranışlarınızı fark ederek bitirmek ve pozitif olanlarla değiştirmektir.

29 Kasım 2014 Cumartesi

Hayatınızı değiştirmenin vakti gelmedi mi? Ücretsiz Seans

Hepimiz, küçük ya da büyük bir takım sorunlarla boğuşuyoruz. Kimimiz sorunların farkında. Bazılarımız bu sorunları çözmek için çaba harcıyor. Bazılarımız ise sorunlarıyla çok mutlu!

Herkes sorunlarını çözmek için çaba sarf etmiştir. Ancak sorunları çözmek her zaman mümkün olmaz. Çünkü kendi bilinç düzeyimiz, kendi şartlarımız, kendi kabımız içinde sağlıklı çözüm üretmek zordur.

Bunu yapabilmek için daha üst bir bilinç düzeyine çıkmalı, olaylara daha yukarıdan bakmalıyız. Bir diğer yol ise; bunu bizim için yapabilecek, bizi objektif bir şekilde gözlemleyecek kişilerden destek almak olabilir.

Var olan sorunları çözmek dışında, koyduğumuz hedefleri de gerçekleştirmek de zorlanırız. Bir hevesle işe başlar, ancak işler istediğimiz gibi gitmediğinde moralimiz bozulur, vazgeçeriz. Sanki bir yerlerde yanlış yapıyoruzdur! Sürekli aynı olumsuz şeyleri, kısır döngüleri yaşadığımızın farkına varırız.

Siz de sorunları çözmede ve istediğiniz hedeflere ulaşmakta problem yaşıyorsanız ve bugüne kadar kendi başınıza bunları çözemediyseniz bir Uzman la çalışmak tek çözümdür! Bunun için bir 'Yaşam Koçu'ndan destek alabilirsiniz.

Bu konu hakkında bilgi almak için ücretsiz tanışma seansı hizmetinden faydalanabilir ve destek alıp almayacağınıza daha net karar verebilirsiniz.

Bu amaçla ulaşan ilk 10 kişiye ücretsiz seans verilecektir.

20 Kasım 2014 Perşembe

Günün sözü


Başarı tamamen şansa bağlıdır, inanmıyorsanız başarısızlara sorun!
Bernard Shaw

Kaybetmek için doğanların 10 ortak özelliği


1 - İç disiplin yetersizliği
2 - Zaman kullanım bilincinde zayıflık
3 - Başarıyı dış faktörlere bağlama eğilimi
4 - 'Saydı' tipi düşünmeye yatkınlık*
5 - Arabeskleşmeye yatkınlık
6 - Atalet ve tembelliğe yatkınlık
7 - Kaybetme korkusundan kazanmaya kalkışamama
8 - Psikolojik iç sabotajlara yatkınlık
9 - Kendini geliştirmeye kapalılık, kurnazlığa yatmak
10 - Başarı hakkında yanlış yargılara sahip olma

*başka şartlarda olsaydım daha farklı olurdu'' gibi negatif düşünce tarzı.
İ.Tatlıses'in ''Urfa da Oxford vardı da biz mi okumadık!''sözü buna güzel bir örnektir.



Haftanın karikatürü ;)


14 Kasım 2014 Cuma

Günün videosu


Yapılan her şey kaynağına geri döner! Günün videosu, izleyin Dostlar!

wisdom


Haftanın karikatürü :)


13 Kasım 2014 Perşembe

Titreşim Yasası-Çekim Yasası

Çekim yasasından önce bilmemiz ve anlamamız gereken yasa; Rezonans-Titreşim yasasıdır. Rezonans, şu an sizin ne-kim olduğunuzla alakalıdır. Çekim yasası ise bunun sonucudur. Hangi enerji ve bilinç boyutunda iseniz o frekansta titreşir ve buna uygun kişi ve olayları yaratırsınız.
Örneğin; radyoda 80 (hz) frekansını dinlediğinizi -bu frekansta olduğunuzu- varsayalım. Yalnız siz daha farklı bir frekans olan 100 (Hz) frekansını dinlemek istiyorsunuzdur. Ancak radyonun düğmesini çevirmeden bunu yapmanız mümkün değildir. Aslında olay bu kadar basittir. Buna rağmen çoğu insan 80(Hz) de titreşirken neden 100(Hz) de değilim diye sızlanır, şikayet eder!
Hangi frekansta titreşiyorsanız o frekansın gerçekliğini yaşarsınız. Kıtlık bilincinde titreşirken zengin olamazsınız! Kıskançlık frekansında iken, güvenli ilişki kuramazsınız. Zihin hastalık frekansında iken beden sağlıklı olamaz!
Her ne yapmak istiyorsanız önce ona uyumlanmalısınız.

9 Kasım 2014 Pazar

NLP ile hayatınızı değiştirebilirsiniz! Workshop


NLP (Neuro Linguistic Programming)

Neuro: Yaşamdaki deneyimlerimizin beş duyumuz aracılığı ile algılanması ve işlenmesi.
Linguistic: Sözlü ve sözsüz iletişim ve davranışlarımız aracılığı ile düşüncelerimizi yansıtma tarzımız.
Programming: Zihnimizin iç programlarını kullanarak düşüncelerimizi ve iletişimimizi belirlediğimiz ve arzuladığımız hedeflere ulaşacak şekilde düzenlemek.

...

Mükemmel performans ile ortalama performans arasındaki farkı yaratan fark nedir?

Çoğumuz kendimize buna benzer sorular sormuşuzdur. Aslında sorunun içeriği tam olarak şöyle;

'Birileri başarılıyken neden ben değilim?' ya da 'Birileri yaparken neden ben yapamıyorum?'

NLP Workshop'ın da bu hayati sorunun cevabını bulacak, bugüne kadar neyi doğru, neyi yanlış yaptığınızı anlayacaksınız. Bunu size garanti ediyorum.
...

NLP bir gelişim ve değişim modelidir. İnsanlara sağlıklı düşünmelerini, duygularını kontrol edebilmelerini ve bu değişimi kalıcı bir hale getirebilmelerini öğretir.

3 saat sürecek olan bu workshop ta neler bulacaksınız?
Nlp nedir, ne işe yarar?
Bilinç ve Bilinçaltı nedir?
Bilinçaltının gücünü nasıl harekete geçirirsiniz?
Negatif ruh halinden nasıl çıkarsınız?
Nasıl sürekli pozitif halde kalırsınız?
Olumlama nedir?
İmgeleme nedir?
Sizi engelleyen şeyler nedir? Bunları nasıl fark eder ve dönüştürürsünüz?
Meditasyon pratiği
ve daha fazlası..

Hayatınızı değiştirmek için artık ciddi bir adım atmanızın zamanı gelmedi mi?

ücret : 95 TL

Tarih : 16 Kasım 2014 Pazar saat 10:00-13:00
veya 23 Kasım 2014 Pazar saat 10:00-13:00
kendinize uyan 2 tarihten birini seçebilir ve katılabilirsiniz.

Workshop sonunda katılımcılara sertifika ve döküman verilecektir.
Katılım 12 kişi ile sınırlıdır.
Aralarda çay-kahve pasta molamız olacaktır.

Eğitmen : CUmhur ÇEtin
NLP, Yaşam ve Kuantum Yaşam Koçu, Yazar


Yer: Aso Sanat
Necatibey cad. 18/9 Kızılay
0506 237 40 02
(312) 232 14 60

8 Kasım 2014 Cumartesi

Neden-Sonuç İlişkisi

Evrende her şey belli bir düzen içerisinde yaratılmıştır. Gelişigüzel yaratılmış bir şey bulunmamaktadır. Hayatlarımızda da bu böyledir. Yaptığımız her eylemin belli bir sonucu vardır. Hiç bir şey kendi başına, durduk yere başımıza gelmez. Her şey Neden-Sonuç ilişkisine dayanır. Çoğu insanın anlamadığı, kabul etmediği-işine gelmediği- nokta burasıdır. Düşük bilince sahip insanlar, Karma, Dinde-kitapta yazmıyor diye işin içinden çıkmaya çalışırlar. Oysa bu bir hakikattir! Kuran, Karma demez-gerekte yoktur- ancak ''İnsana sadece çalıştığı vardır'' (Necm/39) der. Bizler de toplum olarak Karma demeyiz, ''Ektiğini Biçme'' deriz. Başka dinlerde, inançlarda, öğretilerde ne ad verildiğinin bir önemi yoktur. İsimler yerine kavramların içine, derinine bakmak gerekir. Ne derseniz deyin sonuçta bu bir ''Evrensel Yasa'' dır ve kabul edin ya da etmeyin hepimiz bu yasanın hükmü altındayız!
Bu yasayı anladığımız ve içselleştirdiğimiz takdirde KADER dediğimiz şeyi de anlamaya başlarız. Düşük bilince sahip insan için Kader, ne yaparsan yapsın hayatını değiştiremeyeceği düşüncesidir. Her şey önceden yazılmış ve buna göre; kendisi fakir, sağlıksız, mutsuz, başarısız bir hayat sürerken, başkaları bunun tam tersini yaşamaktadır. Hayatını kendi elleriyle yarattığı gerçeğini fark edememiş, diğer insanların başarılarını ve mutluluğunu zengin ailelerine, çevrelerine veya şansa bağlamaktadır. Bu kişilere göre kendisi dışında, başarılı olmuş herkes ''Allah'ın sevgili kulu'dur. Kendisi ise hayatın her alanında KURBAN'dır. Bir insan için işte en tehlikeli düşünce tarzı budur. Hem bu dünyasını, hem de öte tarafı ziyan eder.

Albert Einstein'ın dediği gibi; Tanrı zar atmaz. Rastlantı, tesadüf, şans diye bir şey yoktur. Her şey belli bir çalışma ve onun sonuçlarına dayanır. Zarı atan, yani kendi gücüne inanmayan kişi, işte bu düşük bilince sahip insandır. Gelişigüzel bir hayat yaşar. Kendi iradesi yoktur. Birileri onun yerine karar alır ve uygular. Yönetilendir. Kurbanı oynayan kişi; kendisine verilmiş en büyük nimeti; hür iradeyi-seçim hakkını bilerek ve isteyerek başkasının eline veren ve kendisine zulmeden kişidir.

4 Kasım 2014 Salı

2 Kasım 2014 Pazar

Her şey sende!

Kişi kendini sabote etmediği müddetçe yönü hep ileri-yukarı doğrudur. Önünüzde kendiniz dışında hiçbir engel yoktur.
Şehirli Mistik

Hediye

Bu dünyaya verebileceğin en büyük hediye, kendi dönüşümün-kişisel devrimindir Dost! Sen değiş ki dünyada değişsin.
Şehirli Mistik

Çöpü boşalt!

"Kötü gıdalarla -junk food- besleniyorsunuz, zihniniz negatif düşüncelerle dolu, olumsuz, size bir şey katmayan ilişkilere sahipsiniz ve tüm bunların sonunda hayatım neden kötü diyorsunuz! Önce çöpü boşaltın. Bunu yaptıktan sonra iyileşme başlayacaktır."
Şehirli Mistik
Dış dünyayı büyük zannediyorsun, oysa büyük olan seninki. Alem senin içinde gizli. Neden çevremde böyle (kötü) insanlar var deme. Zihnindeki çatışma, kavga ve çözümsüzlük dış dünyayı oluşturuyor. Senin enerjin ve titreşimin (rezonansın) aynı enerji ve titreşimleri çekiyor. Dünya(n) böyle, çünkü sen böylesin! Şikayet etme ve kendini çaresiz zannetme. Her şey sende!
Şehirli Mistik

Küçük ya da büyük fark etmez, bir şeyler yap!


Küçük dediğimiz şeyler insanların hayatında büyük etkiler yaratabilir! Günün videosu, izleyin Dostlar ;)

19 Haziran 2014 Perşembe

Askerdeyim, bir süreliğine ;)

Değerli dostlar;

Bir süre yokum, 5 buçuk ay kadar. Bi'koşu askerliğimi yapıp geleceğim. Dönüşte ise harika şeyler olacak. Uzun zamandır üzerinde çalıştığım kitabımı inşallah bitirip sizlerle buluşturacağım. Workshoplara kaldığımız yerden devam edeceğiz. Yeni konular eklenecek. Bildiklerimi ve deneyimlerimi paylaşacağım.

Kendinize iyi bakın, görüşmek dileğiyle...

26 Mart 2014 Çarşamba

9 Mart 2014 Pazar

Haftanın karikatürü :)


Tek Yol Devrim! Ama hangisi?

Tek yol devrim; o da Bilinç Devrimi! Senin kendi içinde gerçekleştireceğin bir devrim...

Kitlesel bir devrime ihtiyaç yok. Bu mümkün değil! Devrim dışarıdan gelmez. Devrim sadece içinde gerçekleşebilir.

Devrim; kendi bütünlüğüne ve kendi 'Bir'liğine ulaşman ile mümkün olacaktır.

Farkındalık...

Dışta olan hiçbir şey yoktur. Her şey kendi iç dünyamızda düşlenir ve dış dünyaya yansır! İyisi de, kötüsü de...

Farkındalık; yeterince tanımadığımız iç dünyamıza, kendi karanlığımıza yaktığımız bir ışıktır. İçimizde olup biteni bilmek, kendimize anında müdahale etme olanağı sağlar. Bu da bize raslantısallıktan, gelişigüzellikten ve kadercilikten arınmış yepyeni bir dünya kurmamıza imkan verir.

İnsan zamanla iyileşir(mi?)

İnsan zaman ile birlikte iyileşir. Zaman sayesinde değil!

Hiçbir şey yapmadan zamanın seni iyileştireceğini beklemek yalnızca bir illüzyon-yanılsamadır.

Zaman sadece unutmanı kolaylaştırır. Aslında olan; sorunun her neyse, bir daha çıkmamasını umacak şekilde derine gömmendir. -Bilinçaltın bunu istediğin gibi senin yerine seve seve yapacaktır.- Ama sorunun vakti gelince tekrar gün yüzüne çıkacaktır. -Bilinçaltın yine devrede!- Sadece kişiler, yer, zaman ve olaylar değişecektir. Olgu; yani sorun yine aynıdır.

Bu kısırdöngüyü kırmak için içine dönmeli -self observation- ve kaynağa inmelisin. Bunu tespit ettikten sonra sorunun üzerinde çalışabilir ve bir daha karşına çıkmayacak şekilde çözebilirsin.
Bu bir süreçtir ve doğal olarak zaman alacaktır. İşte ''zamanla'' iyileşir demek aslında budur. Yoksa tek başına zaman sadece sana ıstırap verecektir.

16 Şubat 2014 Pazar

8 Şubat 2014 Cumartesi

25 Ocak 2014 Cumartesi

Olumlu Düşünce

Düşüncelerimiz suya bunları yapabiliyorsa kim bilir bize neler yapıyordur?
İzleyiniz!
http://www.youtube.com/watch?v=qFQzpNJocm8

20 Ocak 2014 Pazartesi

19 Ocak 2014 Pazar

Bütün hastalıkların hünerli hekimi

Sen şad ol ey Aşk! bize iyileri getiren
Sen ki bütün hastalıkların hünerli hekimi
Kibrimizin ve azametimizin ilacı.
Aşk iledir ki çalılar gül olur
Aşk iledir ki sirkeden tatlı şarap olur
Aşk iledir ki kazıklar taht olur
Aşk iledir ki yokluk servet görünür
Aşk iledir ki hapishane gülşen görünür
Aşk iledir ki ateş gül bahçesi olur
Aşk iledir ki nar nur olur

Mevlana

6 Ocak 2014 Pazartesi

Haftanın karikatürü :)


sabır...

Sabır 2 türlüdür; aktif ve pasif sabır
Aktif sabırda; hedefini belirler, eyleme geçer, elinden geleni yapar ve sonucunu emin bir şekilde beklersin. Olduğu zaman teşekkür eder, olmadığı zaman sorgularsın -bunu yapabilmek herkesin harcı değildir!

Pasif sabır da ise; karar veremez, hiçbir şey yapmaz, kötü sonuçla karşılaşınca da
-ne yapayım, kaderim buymuş.
dersin!

bir de Sabır ile Tahammül birbirine karıştırılır. o çok ayrı bir mevzudur;)

şimdi tekrar düşün; gerçekten Sabrediyor musun? Yoksa öyle yaptığını mı zannediyorsun?

bahçe...

dön bir bak bahçene. ayrık otları, dikenler, çalılar varsa kızma kimseye. çünkü o bahçenin sahibi sensin!

bir şey ekmediğin zamanlar olmuştur, daha kötüsü korkuyla ektiğin şeyler de.

Fark et Dost! sev. sev ki o çalılar gülistan olsun.

kesin bilgi #08

Eleştirdiğin ne varsa kendine çekersin!